13 Şubat 2018 Salı

İkinci Oğulda Ana arıları Tespit Etme


Kuluçkalık içerisine 1 adet ballı petek varsa, 2 adet kuru petek arının gücüne göre kendini ayarlayabilirsin. Kovanın üzerine ana arı ızgarası koyarak ballığı (kat) kovanın üzerine koyduktan sonra oğlu ballığa sirkeleyip bir müddet sonra işçi arıların aşağı indiğini, ana arı ızgarasından geçemeyen arıların yukarıda kaldığını göreceksiniz. Bu arılar kaç adet ise bunları ana arı kutusuna koyarak o kutuları da tekrar aynı kovanda bırakıp, ertesi gün hangi kovanın daha sağlıklı olduğunu arı bizden daha iyi bileceği için sağlıklı kutulara arı saracaktır. İkinci gün sağlıklı anaları istediğiniz yerlerde değerlendirebilirsiniz. Arı sarmamış ana arılı kutu varsa onu imha edebilirsiniz

30 Haziran 2017 Cuma

Arıları Nasıl Besleriz

Arı kayıplarının birçoğu besleme yanlışlarından kaynaklanır.
Şunlara dikkat etmelisiniz:

Hangi dönemde hangi besin
Erken baharda, yani havaların ısındığı ve yavru gelişiminin başladığı dönemde arıları kek ile beslemeyin. Bu kritik dönemin arkasından havalar mutlaka soğuyacaktır. Erken baharda kekle beslenen arı, suya ve dışkılamaya ihtiyaç duyacak, kovan dışına çıkacak, soğuktan felç olup ölecektir. Eğer erken baharda kek verdiğiniz kovanlar varsa, kovan önlerine suluk koyarak bu tür ölümleri engelleyebilirsiniz.

Kış ölümlerinin çoğu erken baharda olmaktadır. Sebebi, kış ayından çıktıktan sonra arı mevcudunun düşmesi ve kalanların çoğunun genç arılar olmasıdır. Genç arılar, kovan içinde bal olsa bile bundan faydalanmayı bilemezler. Arıları bu dönemde mutlaka koyu şurupla besleyin. (2 ölçek fleker-1 ölçek su.)

Polen kekiyle besleme
Taze polenle yapılan polen keki, uygun zamanda, kek ve şerbetten ayrı olarak verilmelidir.
Polen kekinin hazırlanması:
Bir yıl önceki poleni ağzını iyice kapatarak derin dondurucuda ya da buzlukta saklayın.
Ertesi baharda, arıların en çok geliştiği dönemde, öğütülmüş toz şekerle tatlandırın ve arılara verin. Kekin kıvamı yumuşak olmalıdır. Poleni öğütülmüş şekerle bal karışımından yaptığınız keke katmayın, sindirim güçlüğü ve kabızlığa neden olabilir. Üstelik arı bu polenden faydalanamaz. Bunların dışında arıya verilebilecek maddeler sadece vitamin ve minerallerdir.


Ana Arı Yetiştirme

Ülkemizde, ana arı yetiştirmede önemli bir yanlışlık yapılmaktadır: İşçi arı olmak üzere bırakılmış her birey, ana arı olmaya zorlanmakta, bunun sonucunda akrabalık artmakta, verim düşmekte, sakat arılar ortaya çıkmaktadır. Islah yöntemlerini uygulayamıyor ve gerekli seçimi yapamıyorsanız, bırakın bunları arı kendisi yapsın. Bunun için, ana arıların, yeterince kalabalık ve beslenme sorunu olmayan kovanlar tarafından yetiştirilmesini sağlayın.


Ana arı yetiştirirken dikkat edilmesi gerekenler:

• Oğul gözlerinden ana arı yetiştirmeyin.
A) Oğul eğilimi genetik olarak ortaya çıkmışsa yine oğul verme eğiliminde arılar yetiştirmiş olursunuz.
B) Oğul, dirençsizlik ve açlık nedeniyle oluşmuşsa, hastalıklı ve verimsiz arılar yetişmesi ihtimali artar.


 Ana arıyı oğul
vermeyen,
hastalıklara ve açlığa
karşı dayanıklı,
sakin, verimi yüksek
kovanlardan
yetiştirin.
Yine oğul vermeyen,
hastalıklara ve açlığa
karşı dayanıklı,
sakin, verimi yüksek
arılarınız olur.

Arılık Yerini Nasıl Seçeriz

Arılık yeri seçerken ve kovanları yerleştirirken, şunlara dikkat edin:
1. Kovanları, arıların faydalanabileceği ballı bitkilerin yeterliliğine göre, arazide olabildiğince yayın. Dönüm başına 1-2 kovan uygundur.
2. Aralarında 500 metre mesafe olan, en çok elli kovanlık gruplar yapın. Her grubu, ballı bitkilere en yakın olacağı yere yerleştirin. Bu kadar geniş yer yoksa yine de mümkün olduğu kadar gruplara ayırın. Gruplar birbirine ne kadar yakınsa, verim o kadar düşecektir.
3. Kovanları kaynaklara olabildiğince yakın yerleştirin; Çiçeğe ne kadar yakın olurlarsa, arı o kadar çok nektar getirir.


Özellikle arıların  şaşırdığı
durumlarda, kovanları dörtlü
gruplar halinde, her biri farklı bir
yöne bakacak şekilde yerleştirin.







4. Kovanları götüreceğiniz arazideki bitkilerin çiçeklenme zamanını önceden tespit edin. Arıların bölgeyi tanıması için, çiçeklenmeden en az bir hafta önce, kovanları o bölgeye götürün.
















Arazideki
çiçeklerden en
üst düzeyde
yararlanmak ve
şaşırmayı
önlemek için,
kovanlar, uçuş
delikleri dışarı
gelecek şekilde
daire veya yarım
daire şeklinde
dizilebilir.
Özellikle çiçeğin
bir yönde olduğu
durumlarda yarım
daire tercih edilir.

Petekleri Nasıl Saklarız?

Ülkemizin sıcak bölgelerinde petekleri güveden korumak sorun olmaktadır. Geçmiş yıllarda bu sorunla mücadele için naftalin kullanılmıştır. Naftalin, petrol ürünüdür; sağlık için çok sakıncalıdır. Ayrıca, balmumunda ve balda kalıntı bırakır. Petek  güvesine karşı kesinlikle naftalin kullanmayın.

1- Soğuk hava deposu
Petek saklamada uygulanabilecek en iyi yöntem soğukta (7-8°C’nin altında) saklamaktır. Bu yöntem hem fermantasyona, yani peteklerin ekşimesine ve hem de küflenmeye karşı etkilidir.
2-Asit buharı:
İkinci bir saklama yöntemi ise peteklerin asitle korunmasıdır. Bu işlem kapalı bir oda içerisinde, asetik asit veya formik asitle yapılabilir.
a. Asetik asit: % 60-80’lik asidi açık ve yayvan bir cam ya da porselen kap içerisinde, peteklerin en üstüne koyun. Odanın her bir metreküpü için 2 litre asit kullanın. Asetik asit güvenin yumurtasını ve ergin güveyi öldürür fakat larvası ve pupu üzerinde etkisizdir. Bu nedenle uygulamayı, petekler alındıktan hemen sonra (güve yumurtaları açılmadan) yapın.

b. Formik asit: Bir metreküp hacim için 800 ml (yaklaşık 800 gram) % 85’lik veya 1 litre %65’lik formik asit kullanılır. Uygulama, yazın 2 hafta arayla 1-2 defa tekrar edildiğinde kesin başarı sağlanır.

Peteği uygun sırayla kullanın

Unutmayın, güve, balmumuyla beslenmez; petek içerisindeki polen ve kalıntılarla beslenir. Bu nedenle güvenin beslenebileceği petekleri, depodan ilkönce çıkarın.
İlkbaharda petekleri şu sırayla çıkarın:
1. İlkönce koyu renkli, polenli petekler
2. Sonra koyu renkli, polensiz petekler
3. Daha sonra açık renkli, polenli petekler
4. Ve en son da açık renkli, polensiz petekler
Petek kullanımını bu sırayla yapabilmek için petekleri depoya yerleştirirken, sırayı tersinden uygulayın. (Dördüncü grup en dibe, birinci grup en üste.)
Petekleri bu sırayla kullandığınızda, petek güvesine karşı etkili bir önlem almış olursunuz.


Petekte kalıntı olmamasına dikkat edin

Hastalıklar için kullanılan antibiyotik ve böcek öldürücü ilaçlar, peteklerde kalıntı bırakır ve bunlar bala da geçer. İlaç kullanmadıysanız, petek yapımı için erittiğiniz balmumunu,      başka bir arıcının balmumuyla asla karıştırmayın. Peteklerinize kalıntı bulaşabilir.


 

Kireç Hastalığı

Bir yavru hastalığıdır. Kovanların nemli ve loş ortamda tutulması sonucu ortaya çıkar. Larvalar mumyalaşarak ayçiçeği çekirdeğine benzer siyahımsı, gri ve beyaz renkler alırlar. Arılar bu larvaları çerçeve gözlerinden çıkartır, kovan önüne atarlar.

 Kireç hastalığı ile nas›l mücadele edilir?

• Kovanda yeterince oksijen olmasına özen gösterin. Kuru hava akımı sağlayın.
• Kovanların su almasını önleyin.
• Arıları seyreltik şerbetle beslemeyin. Bu, kovan içinde rutubete neden olur. Şerbetteki su miktarı hiç bir zaman şekerden fazla olmamalıdır.
• Ana arının yumurtlamasını geçici bir süre için engelleyin. Arılara, bakabilecekleri kadar yavru kalsın; daha fazlası değil.

Adi Çürüklük

Mevcut arı sayısı kuluçkaya bakamayacak kadar az ise bakımsız kalan larvalar ölür ve kirli beyaz renk alır. Arılar bu larvaları dışarı atmaya çalışır. Adi çürüklüğün nedeni, erken baharda, havaların aniden soğuması ya da koloninin oğul vermesidir. Kireç hastalığına ve ileri dönemde, ergin arı ölümleri şeklinde ortaya çıkan mayıs hastalığına neden olur.

Adi çürüklükle nasıl mücadele edilir?

• Kuluçkanın, mevcut arı sayısına göre yayılmasını sağlayın.
• Arı mevcudu azsa, kovana fazla çerçeve koymayın. Yavru arılar üşüyerek hastalanabilir.
• Erken baharda oğul önleyici çalışmalar yapın; kovandaki arı mevcudunun azalmasına izin vermeyin.

Akariyoz

Akariyoz nasıl anlaşılır?

Akariyozun kendine özgü bir belirtisi yoktur. Diğer hastalıklarla karıştırılma ihtimali yüksektir. Teşhisi ancak mikroskopla yapılabilir. (Akariyozdan şüphelendiğinizde, birkaç arıyı bir uzmana götürüp, gösterin.) Mikroskopla bakıldığında, hasta arının soluk borusunda kahverengi lekeler görülür. Hastalık bulaflan kovanlarda yaz aylar›nda bir belirti görülmez.
Hastalığın etkisi kış ve ilkbahar başında ortaya çıkar.

Akariyoz ile nasıl mücadele edilir?

1. Varroa tedavisinde uygulanan yöntemlerle
Varroa mücadelesinde kullanılan kimyasallar, akariyoza karşı da etkilidir. Uygulamasını aynı biçimde yapabilirsiniz.

2. Kristal mentolle
• Kovan dip tahtasına, ellişer gram kristal mentol koyun.
• 15 gün bekletin. 15 günün sonunda kalan mentolü geri alın. 

Mentolü koklamayın ve cildinize değdirmeyin.

 En uygun ilaçlama zamanı ilacın bala bulaşmaması açısından bal hasatından sonra, hava sıcaklığının 20°C’nin üzerinde olduğu dönemdir. İlaçlama süresince, arıların rahatsız olup kovan dışına çıkmaları normaldir.

Amerikan Yavru Çürüklüğü

Amerikan ve Avrupa yavru çürüklü€ünün belirtileri birbirine çok benzer. Bu nedenle belirtiler dikkatle gözlemlenmelidir. 

Amerikan yavru çürüklüğünü Avrupa yavru çürüklüğünden ayıran temel belirtiler şunlardır:

• Amerikan yavru çürüklüğünde larvalar gözler içerisinde kıvrık halde değil, düz halde ölür.

• Larvalarda dil şeklinde bir uzama görülür. (Ancak, çoğunlukla yapıldığı gibi, kibrit çöpünü
hastalıklı petek gözüne sokup macun kıvamında bir uzamanın olup olmadığına bakarak hastalığın Amerikan mı yoksa Avrupa mı olduğu anlaşılmaz. Çünkü bu durum her iki hastalıkta da görülebilmektedir.)

Amerikan yavru çürüklüğü nasıl tedavi edilir?

A)Hastalık yavrulu çerçevelerin tümüne yayılmışsa, kovanı tümüyle yok edin .

B)Hastalığın şiddeti az ise:

• Hastalıklı kovanları diğerlerinden uzaklaştırın.
• Arıları hastalık bulşmamış boş kovanlara silkin.
• Çerçeveleri yakın.
• Arıları vitamin-mineral katkılı yoğun şurupla besleyin.
• Bulaşık kovanların üzerindeki mum ve propolis artıklarını sıcak sabunlu su ve tel fırça ile temizleyin. Ancak sabunlu su tek başına dezenfektan değildir. Dezenfeksiyon için, 45 litre suya yaklaşık iki su bardağı sodyum sodyum hidroksit katın ve bu sıvıyı 20 dakika kaynatın.
•Hastalığın araç gereçlerden bulaşarak tekrarlamaması için, bunları 1 ölçü etilen 7 ölçü freondan oluşan eriyikte yıkayın.



29 Haziran 2017 Perşembe

Avrupa Yavru Çürüklüğü


Hastalık, daha çok yağmacılıkla ve kullanılan araç ve gereçler vasıtasıyla kovandan kovana yayılmaktadır. 

Avrupa yavru çürüklüğü nasıl anlaşılır?

 • Kokuşmuş balık kokusuna benzer ekşi bir kokusu vardır.

 • Ölümler larva döneminde olur ve larva rengi normal beyaz renginden önce donuk sarıya, daha sonra kahverengiye dönüşür.


Avrupa yavru çürüklüğü nasıl tedavi edilir ?

• Ana arıyı mutlaka yenileyin. 

• Vitamin ve mineral katkılı yoğun şurupla besleyin. (2 ölçek şeker, 1 ölçek su)

1. Hasta kovanları mutlaka diğer kovanlardan uzaklaştırın.

2. Hastalık görülmeyen kovanlara ilaç vermeyin. 

3. İlaçlama yaptığınız kovanların balını o yıl hasat etmeyin. Böylece, hem kalıntılı bal diğerlerine karışmaz, hem de hastalık yayılmaz. 

4. Hastalıklı kovanda kullandığınız araç ve gereci sağlıklı kovanlarda kullanmayın ve mutlaka dezenfekte edin. Dezenfekte işlemini 50 litre suya 1 kilo soda karışımıyla yapabilirsiniz: Sodalı suyu kaynatın. Araç ve gereci kaynamış sodalı suyun içinde 10 dakika bekletin. Bol suyla duruladıktan sonra 2 gün de güneşte tutun.


28 Haziran 2017 Çarşamba

Varroa İle Mücadele

Varroa mücadelesinde esas olarak, kimyasal, biyolojik kontrol ve dip tahtasından ayıklama yöntemleri kullanılır. 

1. Kimyasal yöntemler: 
A) Formik asit kullanımı : 

Formik asit kullanımında iki yöntem uygulanır: 

1. Asiti beze emdirmek 



• Yaklaşık 20x20 cm ölçülerinde kalın, emici bir bez alın. (Piyasada satılan el havlularını kullanabilirsiniz) 

• Eczanelerden kolayca temin edeceğiniz bir enjektörle ölçerek, 20-30 cc (ml) formik asiti bezin üzerine dökün ve iyice emdirin. 1
 • Bu bezi, çerçevelerin üzerine ya da kovan tabanına koyun. 2 (Eğer çerçeveler üzerine koyacaksanız %65’lik, tabana koyacaksanız %85’lik formik asit kullanın.) Buharlaşan asit, varroaları öldürecektir.
 • Asitli bez koyduktan sonra, kovanı sürekli kontrol edin. Varroa dökülüyor mu, arı zarar görüyor mu? 
• Buharlaşma 6-10 saatte tamamlanır. Asitli bezi kovandan alın. Arının zarar görmemesi için, sıcaklık arttığında kontrollerinizi sıklaştırın. (Sıcak havalarda asit hızlı buharlaşacağı için kovandaki asit miktarı artar.) 
• İlkbahar ve sonbaharda bir hafta arayla ikişer kez olmak üzere yılda dört kez uygulamak yeterlidir.






2. Asiti kovana tüp ile koymak 


Kovana asit koymak için özel gereçler üretilmiştir. Eğer bunları bulamıyorsanız, yerine 10 cc’lik enjektörler kullanabilirsiniz. 


• Enjektör pistonunun ucundaki lastiği çıkarın.
 Lastiği enjektörün dibine doğru itin. 2 Şimdi altı kapalı bir tüp elde ettiniz..
• Enjektörün içine, 7-8 cc formik asit koyun.
• Enjektörü kovan içindeki iki çerçevenin arasına devrilmeyecek şekilde sağlamca sıkıştırın.
• Kovanı gözlem altına alın; arının zarar görmemesine dikkat edin. 
• Formik asitin miktarını, hava sıcaklığına bağlı olarak buharlaşma düzeyine ve varroa üzerindeki etkisine göre azaltın ya da artırın. 
• İlkbahar ve sonbaharda altışar hafta süresince kovanda formik asit bulunmasına dikkat edin. Tüpteki miktar azaldıkça, üzerini tamamlayın. 





 
B) Oksalik asit kullanımı

Oksalik asit sadece sonbaharda, kuluçkasız dönemde uygulanır. Uygulama şöyle yapılır: 

• 1 litre suda 30 gram kuru oksalik asit ya da 1 litrelik 1/1 şurupta (bir ölçek suya bir ölçek şeker) 35 gram kuru oksalik asit eritin. 

• Hazırladığınız bu eriyikten, her arılı çerçeve aralığına, enjektör yardımıyla ölçerek 5 cc damlatın. Bu uygulamayı yavrusuz dönemde iki kez tekrarlayın. Oksalik asit yakıcıdır. Dikkatli kullanın. Temas etmeyin, ederseniz cildinizi bol suyla yıkayın. Hazırladığınız karışımı aynı gün içerisinde tüketin. Bekletmeyin. Çünkü şeker şerbetinde bekletilen asit, şekerin yapısını bozar ve şerbetin içerisinde arılara zararlı maddeler oluşturur. Şerbetin bozulduğunu, renginin koyulaşmasından da anlayabilirsiniz.



2. Biyolojik kontrol 

• Ana arıyı nektar döneminden 4 hafta önce, hazırladığınız ızgaralı çerçevenin içine koyun. 
Ana arı, dışarı çıkamayacak sadece bu ızgaralı çerçeveye (*) yumurta bırakacaktır. 

• Daha sonra, sırlanan kuluçkaları imha edin. Böylece, gereksiz yumurtayla beraber varroa da kovandan büyük ölçüde temizlenmiş olur. Çünkü, varroanın çoğalabileceği tek yer yumurta gözleridir. 

*İşlemi haftada bir kez uygulayın. 

Nektar döneminde kuluçkadan çıkacak arılar bal üretmezler, sadece gelen balı yerler. Bu yumurtaları yok etmekle, kovanda kalan balın tükenmesini de önlemiş olursunuz. 

3. Dip tahtasından ayıklama (Bu yöntem, ancak dip tahtası sabit olmayan kovanlarda uygulanabilir.)

 Varraoların bir bölümü, kullanılan ilaçlar yüzünden ya da arıların birbirini temizlemesiyle arının üzerinden dip tahtasına dökülür. Ancak ölmeyebilir. Bunların tekrar arıya tutunmamaları için, dip tahtasından ayıklanmaları gerekir. 

Uygulama:

 • Dip tahtasının üzerinden 2 cm yükse€e bir elek teli koyun. Böylece, arılar dip tahtasına temas etmez, varroalar da yukarı çıkıp tekrar arıya tutunamaz. 

• Dip tahtasını çekip çıkarın; üzerindeki varroalar› yok edin.

(*) Dört çıtası eşit kalınlıkta olan bir çerçeve hazırlanır. Ana ara ızgarası bu çerçevenin her iki tarafına (bir tarafı sabit, diğer tarafı açılıp kapanabilecek şekilde) monte edilir. İçerisine kabartılmış petek konulur.












İkinci Oğulda Ana arıları Tespit Etme

Kuluçkalık içerisine 1 adet ballı petek varsa, 2 adet kuru petek arının gücüne göre kendini ayarlayabilirsin. Kovanın üzerine ana arı ı...